Nepalli çocuklar, Tanrı çocuk ve Nepalli çocukların yaşadıkları ile ilgili bilgiye buradan ulaşabilirsiniz. Nepal’den bahsederken Nepalli çocuklar hakkında konuşmamak olmazdı. Nepal dünyanın en mistik, en farklı ülkelerinden biri. Çocuklara bu ülkede farklı anlamlar yükleniyor.
Nepalli çocuklar
Nepal’e geldiğimde o kırmızı yanaklar beni benden almıştı. Afacan bakışlar, soğuk, pislik demeden her yerinden sağlık akan Nepalli çocuklar beni etkilemişti. Sonrasında Katmandu’da geçen günlerimle birlikte Kumari gerçeği ile tanışınca Nepal’de yaşayan çocukların benim gördüğümden çok daha farklı rollerde beden bulduklarını anladım.
Hele ki, Tanrı çocuk kumariyi seçmek için karanlık bir mağarada yalnız bırakıldıklarını ve önlerine kesilmiş hayvan kafası ve yılanlar atılarak en korkusuzu seçildiğini duyduğumda tüylerim diken diken olmuştu.
Sonrasında Nepal’de çocuk evliliklerin yaygın olduğu, başka ülkelerde modern köle olarak çalıştıkları gerçeği Nepalli çocuklara bakış açımı değiştirmişti.
Çocuk Kaçakçılığı
Hele ki son depremden sonra insan kaçakçılarının enkazdan çıkarılan ya da anne babasını kaybeden çocukların yabancı ülkedeki kişilere satılması kabul edilebilir gibi değildi.
O güçlü bedenleri, kıpkırmızı yanakları, insanı şaşkına çeviren bakışları, masumiyetleri içinizi ısıtırken, küçük yaşta evlendirilmeleri insanın tüylerini ürpertiyor. Tanrı çocuk seçildikten sonra adet dönemine kadar bir evde tutulmaları ve adet döneminden sonra kendi köylerine gönderilmeleri üzücü. Ülkede kaçırılan çocukların başka ülkelere satılması, insanı şaşkına çeviriyor.
Yine de ne olursa o kırmızı yanaklar, sokakta onca pisliğe rağmen hastalık düşünmeden oyuna odaklanmaları aslında dünyadaki tüm çocukların nasıl da masum olduklarını bize gösteriyor.
Yüksek irtifada oyun oynayan Nepalli çocuklar
Everest dağının eteklerine çıkarken yolda çeşit çeşit çocukla karşılaştık. Bazen yaşadığımız zorluklar ve irtifa bizi yorarken buradaki çocuklar sokakta top oynuyordu. İşte o zamanlar aklımız karışıyordu. Düşünün ki siz irtifada ya da dağın psikolojik baskısında bitkin düşmüşsünüz ve koskoca bedeninizle hasta oluyorsunuz. Diğer tarafta ayağında sadece bir donla oyun oynayan çocuklar var.
Namche bazaar’da (3,438) sabah uyanmışız ve bedenimizi tarifsiz bir soğukluk kaplamış. Üst üste giyinmişiz. Nepal Kathmandu’dan geleli bir gün olmuş ve kendimi kara kışın ortasına düşmüş gibi hissediyorum. Bu sırada derenin kenarında çıplak ayaklarıyla buz gibi suyla oynayan bir çocuğu gördüğümde kafam karışıyor.
Zihnime aslında havanın o kadar soğuk olmadığını kendime inandırmaya çalışıyorum.
Çok üşüdüğüm hâlde üzerimde ne varsa çıkarttım. Kenarda buz gibi akan suyla ellerimi ve yüzümü yıkadım. Üzerimde sadece askılı bir badi kalmıştı. Sonra ne oldu bilmiyorum ve bir anda tüm üşümem bitti. Sanki o irtifaya ve soğuya entegre olmuştum.
İşte sonrasında yanıma gelen diğer çocuklarla da bu fotoğrafı çektirdik.
On metre ileride banyosunu yapmış ve ıslak saçları ile orta yerde duran çocuğu gördüm. Biraz ilerde ise annesine saçlarını taratan başka bir çocuk gözüme ilişti. Kendimi o kadar komik bir durumun içine düşmüş gibi hissettim ki anlatamam.
Nepalli çocuklar ve sağlıkları
Benim üzerimde kat kat kıyafetlerle üşürken, hemen yanımdaki çocuğun yazı yaşıyor olması şaşırtıcı. Görünce zihnime tekrar komut vermem gerektiğini fark ettim. Everest Base Camp’a çıkarken beni her seferinde motive eden yine çocuklar olmuştu.
Dingboche’ye (4410m) giderken kötü geçirdiğim bir geceden dolayı kendimi hiç de iyi hissetmeden uyanmıştım. İrtifanın hissettirdiği depresyonu yaşıyordum. O yüksek irtifada sabah uyandığımda hostelde etrafımda dolaşan çocuğu izledim. Çocuğun yaşama sevincini izliyordum. Aslında hiç de zorlu bir yolculuk yapmadığımı fark ettim.
Düşüncelerimden çıkmam gerektiğini ve yola daha büyük bir motivasyonla devam etmem gerektiğini kendime hatırlattım. Bazen yolculuklarınızı bir çocuk çok daha keyifli ve hafif geçirmenize sebep olur.