Ben Yasemin Soysal, yazarken ve işimi yaparken hayattan kopmak istemiyorum. Seyahat etmek en büyük tutkularımdan biri. Gezdikçe, seyahat ettikçe, daha çok yerler, insanlar, olaylar, deneyimler yaşadıkça insanlara, zihnin işleyişine, bilinçaltına bakışım daha çok değişiyor ve büyüyor. Kitaplarımda yazılarımı yazarken çok farklı açılardan bakabilmeme sebep oluyor. Bu çıktığım yolculuklar farklı bir gözle insan zihnini ve bedenini yorumlamama, özellikle çocukken yediğimiz gıdaların bugünümüzü, şişmanlığımızı, kilo alma sebeplerimizi nasıl etkilediğine anlamama yardımcı oluyor. Beden algısı kesinlikle yaşadığınız, doğum büyüdüğünüz toplumdan farklı gelişiyor dünyanın başka bir ucunda ama ne olursa olsun bazı şeyler de tam tersine hiç değişmiyor. Bu yüzden www.yaseminsoysal.com adresinde zayıflama ve kilo vermeye dair bir çok yazı bulurken diğer taraftan hayattan kopmadan, farklı lezzetleri deneyimleyerek hem fit hem de mutlu olabileceğinizi anlatan seyahat yazılarımı da bulacaksınız.
Mersin’de ne yenir diye sorduğunuzda akla ilk gelen, tantuni, kerebiç, künefe, çezerye olur. Mavi yengeçi de unutmamak lazımdır. Akdeniz’in maviliklerini ve tarih …