Brugge gezilecek yerler, Brugge dantelleri, Belfort çan kulesi, Saint John’s hastanesi, Kutsal kan bazilikası, sandal turu, çikolata ve waffle’ları, Markt Meydanı, Brugge biraları, Gruuthusemuseum şehrin önemli noktalarıdır.
Brugge, BELÇİKA
Tarihi şehirleri, ılıman iklimi, birçok önemli turistik yeri ile Belçika ziyaretçilerini bu anlamda oldukça tatmin etmektedir. Belçika’nın başkenti her ne kadar Brüksel olsa da ülkenin en görülmeye değer şehirlerinden biri hiç kuşkusuz UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Brugge şehridir.
Brüksel’den başlayan tren yolculuğumuz bu kez bir ortaçağ şehri olan Brugge’de devam ediyor. Trenle Brugge’e gittiğinizde gözünüz hep trenin camında olsun. Harika fotoğraflar ve manzaralar yakalayacaksınız. Hele ki Brugge’e geldiğinizde çocuğunuzdan daha çok etkileneceğinize eminim. Sanki bir prensesin yaşadığı şehre gelmiş gibi hissetmeniz an meselesi. Her şey tarihin eski sayfalarında saklı gibi. Şatolar, binalar, bir film setindeymiş gibi sizi hissettirecek. Bu şehre gelirken muhakkak yanınızda şatolarla dolu bir çocuk kitabı getirin. Çocuğun hayal dünyası burada coşacaktır. Ben kızımla her sokağın hikayesini anlatarak şehri dolaştım. Çünkü şato gördüğünde anne burada ne olmuş, kim yaşıyormuş, şimdi yaşayan biri var mı gibi yüzlerce soru soruyordu. Onlar için üç boyutlu bir çocuk kitabından farksız. İçinde barındırdığı kanallar nedeniyle “Kuzeyin Venedik”i olarak bilinen Brugge Ortaçağ’dan kalma mimarisiyle bizleri karşılıyor. Genel olarak Flemenkçe dilinin konuşulduğu bu şehir biraları, dantelleri ve çikolatalarıyla ünlüdür. Bu şehri 1 veya 2 günde çok rahat gezebileceğiniz gibi kentin havasını daha fazla solumak isteyenler diledikleri kadar kalabilirler.
Brüksel’de nerede kaldık?
Konakladığımız oteli özellikle seçmiştim. En az yüzyıllık bir şatonun bir odasıydı. İnanılmaz büyük bir bahçesi ve gölü vardı. Kızım için tarifi mümkün olmayan bir deneyimdi. Akşam uyurken gördün mü bizde bir şatoda kalıyoruz ve artık sen de bir prenses ben de bir kraliçeyim dedim. Demek ki insan isterse her an bu büyülüğü dünyaya adım atabilir dedim. O günden sonra kendini daha güçlü ve iyi hissettiğine eminim. Ayrıca bu deneyimden annem ve babam da etkilenmişti. Sabah uyandığımızda göl kenarında kahvaltı yaparken her birimiz kendimizi çok özel bir enerjinin içerisinde hissediyorduk. Ve ardından şehir merkezine doğru yola çıktık. Seçtiğimiz otel şehir merkezinin bir tık dışındaydı. Bu yüzden merkeze giden otobüsleri 15-20 dk kadar beklemek durumunda kaldık. Ama yine de sakin ve düzenli yollarda hiç biri sorun değildi. Şehir merkezini bir günde bitiriyorsunuz. Zaten araç trafiği olmadığı için çocuklar için inanılmaz bir ortam. Sokaklarda rahatça koşabilir, tek bir çöpün olmadığı bir taşın üzerinde yuvarlanabilirler.
Brugge Şehrinde Gezilecek Yerler
Brugge küçük bir şehir olmasına rağmen ziyaretçiler şehirde Grote Markt adı verilen büyük meydandan Çan Kulesi’ne, Aziz Salvador Katedrali’nden Burg Meydanı’na kadar gerek müzeler, gerekse doğayla iç içe parklar bulabilirler.
Şehrin ünlü meydanı: Grote Markt
Şehrin en büyük ve en önemli meydanı olan Grote Markt’tan gezimize başlıyoruz. Zira bu meydanda birçok turistik yer de bulunmaktadır.
Belfort Çan Kulesi
Meydanın tam ortasında Belfort Çan Kulesi’ni göreceksiniz. Bu kule 12. Yüzyılda yapılmıştır ve yapılış amacı orayı bir gözlem kulesi olarak kullanmaktır. 83 metre olan bu kuleye 366 basamak çıkarak ulaşabilirsiniz. Buradan şehrin harika siluetini izleyebilirsiniz. Bunu yaparken girişlerin ücretli olduğunu hatırlamanızda fayda var.
Historium Müzesi
Ayrıca bir tarih müzesi olan Historium da bu meydanda bulunmaktadır. Bu müzedeki çeşitli bölümlere ayrılan tarihi odalar sizleri eski dönem Brugge şehrine götürecektir.
Bira Müzesi
Brugge şehrinin biraları meşhur olur da biranın müzesi olmaz mı? Bira müzesi Markt Meydanı’nda Historium müzesinin en üst katında sizleri bekliyor olacak.
Brugge Pazar Yeri
Mark Meydanı’nda eğer pazar kurulan güne denk geldiyseniz şanslısınız. Şehrin en güzel yerinde en güzel pazar yerini, çeşitli yiyecek, içecek ve sebzeleri bulabilirsiniz. Bu pazarda ayrıca çok fazla pişmiş yemek bulunmaktadır.
Brugge Ne Yenir Ne İçilir? Brugge Lezzetleri
Bu şehirde gezerken şehrin meşhur yiyecek ve içeceklerini tadabilirsiniz.
Brugge şehrinde bol bol yürüyüş yapacağınız için biraz dinlenmek ve bir mola vermek isterseniz Markt Meydanı’nın kafelerle dolu olduğunu bilmeniz gerekiyor. Belçikalılar sabah kahvaltısını hafif olarak geçirip öğle yemeğini daha fazla zamana yayarak yerler.
Bira, French Fries ve haşlanmış midye yapmadan dönmeyin.
Sizler bir öğle vaktinde anın tadını çıkararak yavaş ve keyifle yemek yemek isterseniz size önerim şehrin meşhur birası, French Fries denilen patates kızartması ve haşlanmış midye üçlemesini yemenizi tavsiye ederim çünkü Belçika’da bu üçleme oldukça meşhurdur. Birçok midye yemeğini burada yiyebilirsiniz. Birçok turist muhakkak soslu midye yanında bira içiyor. Tabi yine Belçika lezzetlerini burada da görebilirsiniz. Ayrıca şehirde bir de patates kızartması müzesi bulunmaktadır.
Ya çikolatalara ne Demeli!
Eğer yemek değil de canınız tatlı bir şeyler yemek isterse bu durumda da yine Brugge şehri size cömert davranacaktır. Zira Belçika’nın çok ünlü çeşitli aromalı çikolatalarını deneyebilir, aromaların lezzetini damağınızda hissedebilirsiniz.
Belçika waffle’larını deneyin.
Yine şehrin meşhur Belçika waffle’ını (goufre adındaki waffle da dâhil) denemenizi tavsiye ederim. Biz tekne turu yaptıktan sonra çıkışta sağ tarafta kalan “tea house” adında bir çay evinde oturmayı tercih ettik. Burada harika bir şömine, aile yadigarı çay bardakları ve meşhur Belçika çikolatasıyla yapılmış çok lezzetli tatlılar vardı. Bu mekan bize sıcacık hissettirdiği için burayı tercih ettik ama siz de gittiğinizde nerenin enerjisini iyi alırsanız oraya oturabilirsiniz.
Burg Meydanı
Brugge Burg Meydanı’nda birçok önemli yeri keşfedebilirsiniz.
Yürüyerek devam eden gezimiz Burg Meydanı’na ulaşmaktaydı. Bu meydan eskiden kontların yönettiği yerdir. Aynı zamanda Brugge şehrinin en eski yerleşim yerlerinden biridir. Burg Meydanı’nda Stadhius adındaki belediye binası göreceksiniz. Bu belediye binası birçok farklı stili ortaya koymaktadır. Şehrin tarihi ile ilgili bilgi almak ve içerisindeki atmosferi görmek isterseniz düşük bir ücrete bu binaya girebilirsiniz.
Kutsal Kan Bazilikası
Stadhius belediye binasının hemen sağında şehrin en meşhur kiliselerinden Kutsal Kan Bazilikası’nı göreceksiniz. Gotik ve Romanesk tarzının birleşimi olan bu binanın dış cephesinde ise kontların heykellerini bulacaksınız. Ayrıca kilisenin içerisinde Hz. İsa’ya ait olduğu söylenen kanlı bir bez bulunmaktadır. Ayrıca yine bu meydanda eskiden adliye sarayı olarak kullanılan ve “özgürlük sarayı” anlamına gelen Brugge Vrije ve Dekanlık Binası bulunmaktadır.
Vismarkt Balık Pazarı
Burg Meydanı’nın yakınlarında Vismarkt adı verilen bir balık pazarı bulunmaktadır. Bu balık pazarı önceleri her gün açılırmış ancak halk balık kokusundan rahatsız olunca önce balık pazarının yerini taşımışlar. Şimdilerde ise balıkçılar sabah erkenden gelip balıklarını satıyorlarmış. Öğleden sonra ise bu meydanda hediyelik eşya satılmaktadır.
Gruuthusemuseum
Şehirde biraz da müze gezmek isteyenler için ünlü Gruuthusemuseum’u tavsiye ederim. “Gruit” aslında bir biranın ismidir. Bu biranın üretimini yapan Gruuthuse ailesinin tüm eşyalarının sergilendiği bu müzede çok sayıda lüks eşya bulunmaktadır.
Bu müzenin hemen yakınlarında ise Brugge sanat tarihi müzesi olan Groeninge Museum bulunmaktadır.
Saint John’s Hastanesi
Günümüzde bir müze olarak kullanılan Saint John’s Hastanesi Brugge şehrinde görmeniz gereken turistik yerlerden biridir. Bu hastane bizlere hasta kayıtları ve hastane araç gereçleri gibi konularda önemli bilgiler sunmaktadır.
Dinlenmek için bir doğa molası: Minnewater Park!
Şehirden biraz uzaklaşıp doğa havası almak isteyenler için harika bir yer var: Minnewater Parkı! Şehirden uzaklaşmak dediğime bakmayın zira gayet de şehrin içinde bir park. Dilimizde “aşk gölü” anlamına gelen bu park romantizmi, huzuru ve doğanın tüm güzelliklerini bizlere sunar. İnsanlar parkta bulunan gölün üstündeki köprüde birbirlerini öpen çiftlerin bir ömür birlikte olacaklarına inanıyorlar. Biz de parka gittiğimizde birbirini öpen romantik çiftlere rastladık.
Begijnhof
Brugge şehrinde Begijnhof adı verilen beyaz renkli evleri de mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ederim. Bu evlerde dul veya hiç evlenmemiş olan rahibeler yaşamaktadır. Eskiden daha fazla sayıya sahip olsalar da hâlâ burada oturan insanlar var. Burada yan yana beyaz evler ve bir de kilise göreceksiniz. Biz bu kiliseyi ziyaret ettik. Evlerden biri örnek ev konumunda olduğundan hem örnek evi hem de kiliseyi ziyaret edebilirsiniz. Yalnız burayı gezerken dikkat etmeniz gereken bir şey var! Olabildiğince sessiz olarak ziyaretinizi gerçekleştirmek çünkü hâlâ burada yaşayan insanlar bulunmaktadır. Bu mahallenin verdiği huzur ve sakinliği seveceğinizi düşünüyorum.
Church of Our Lady Brugge (Meryem Ana Kilisesi)
Kanalın kenarından uzanan ve Brugge şehrinin adeta sembollerinden biri olan bu kilisenin kulesi dünyanın en yüksek ikinci tuğla kulesidir. Bu kilisenin yüksekliği 115 metredir. Kilise dev kulesiyle sayesinde dikkat çekmektedir.
Brugge’e geldiğinizde sizlere tavsiye edeceğim son şey ise sandal turu yapmanız olacaktır. Bu tekne turlarında kulağınıza aldığınız kulaklıklarla birkaç dilde rehberlik seçeneği karşınıza çıkmaktadır. Siz bir yandan teknede gezerken bir yandan da gezdiğiniz yerler birkaç dilde anlatılmaktadır. Kanalların üzerinde bu romantik turu yapmadan Brugge şehrinden dönmeyin.