Gece Uyanıp da Yemek Yemek Psikolojik mi?

Yazar: Yasemin Soysal

Gece uyanıp da yemek yemek psikolojik mi? Evet, gece uyanıp da yemek yemek çoğunlukla psikolojik bir sorundur. Bu durum, gece yeme sendromu (NES) olarak adlandırılır ve uykusuzluk, duygusal stres ve diğer psikolojik faktörlerle ilişkilidir. Bir çalışma, gece yeme sendromunun depresyon, anksiyete ve stresle bağlantılı olduğunu bulmuştur (Birketvedt, G.S., et al. (1999). Behavioral and neuroendocrine characteristics of the night-eating syndrome. JAMA, 282(7), 657-663.).

Gece uyanıp da yemek yemek psikolojik mi?

Ancak vurgulamak gerekir ki gece uyanıp yemek yemek istemek her zaman bir sorun anlamına gelmez. Zaman zaman hepimiz gece uyanıp bir şeyler yeme ihtiyacı hissedebiliriz. Fakat bu durum düzenli bir hal alıp yaşam kalitenizi etkilemeye başlarsa, gece yeme sendromu olarak adlandırılan bir durum ortaya çıkar.

Kendinizi bir uykunun derin denizlerinden sürüklenirken bulduğunuzu hayal edin. Yorganınızın altında, gecenin sessizliğinde, mideniz size ‘hey, biraz enerjiye ihtiyacım var’ diye fısıldadığını düşünüyor musun? Hayır hiç sanmıyorum. Bir çok kişi gece midesinin asit döktüğünü, yemeye ihtiyacı olduğunu söyleyerek yemek yemesi konusunda haklı sebepleri olduğuna kendini ikna etmeye çalışır. Fakat bedeniniz aslında bir şeyler yemek istemiyordur. Neden mi? Çünkü gece, bedenin kendini onarmasına ve yeniden enerji toplamasına ihtiyacı vardır. İnsülin direnci, melatonin salınımı, metabolik fonksiyonlar… Bunun gibi fizyolojik süreçler gece uykumuzun karanlık ve huzurlu saatinde gelişir. (Morris, C.J., et al., 2015. Endogenous circadian system and circadian misalignment impact glucose tolerance via separate mechanisms in humans. Proceedings of the National Academy of Sciences, 112(17), E2225-E2234).

Günlük stres mi hayatı yaşayamamanın stresi mi yemek yeme nöbetlerine sebep olur?

Günlük stres mi yoksa insanın istediği hayatı yaşayamamasının stresi mi yemek yeme nöbetlerine sebep olur? Gece uyanıp da yemek yemek psikolojik mi? Cevap vermek için şu soruyu kendimize sormak gerekir. Gerçekten istediğim hayatı mı yaşıyorum? Gerçekten olmak istediğim kişi miyim? Hayallerime doğru mu gidiyorum yoksa onlardan çoktan vaz mı geçtim?

Birçok insan hayatında stres yaratan bir faktör olmadığını hatta tam tersine hayatının çok tek düze ve monoton geçtiğini ifade eder. Bu söylemler kişinin aslında kendi hayatından çok sıkıldığını hatta yaşamak istediği hayatla hiç ilgisi olmadığını eklemesiyle aslında strese sebep olan şeyin ne olduğunu daha net bir şekilde ortaya koyar. Bir şekilde olmak istediğiniz yerde, karakterde, rolde, mevkide değilseniz, istediğiniz cümleleri söyleyemiyor, istediğiniz hayatı yaşayamıyorsanız emin olun bu yaşayabileceğiniz en büyük streslerden birisidir. Ayrıca birçok kişi gecenin sessizliğinde kendisi ile baş başa kalır. İşte bu sessizlikte içimizdeki çığlıklar çok daha fazla duyulur ve bu sesi en güzel susturma yöntemi ‘Mutfak dolabının içerisinde ne olabilir?’ sorusunu sormak olabilir. Emin olun buzdolabının içerisinde ne olduğunu merak etmek gelecekte size ne olacağını merak etmekten çok daha tatlı ve lezzetlidir. 

Emin olun buzdolabının içerisinde ne olduğunu merak etmek gelecekte size ne olacağını merak etmekten çok daha tatlı ve lezzetlidir. 

Gece boyunca uyanıp yemek yemeye devam etmek, vücudun doğal biyolojik ritminin dışına çıkmaktır.

Gece gerçekten acıktığı için uyandığını savunanlar vardır. Bu sürekli bir halde oluyorsa bu iddia gerçekçi değildir. Gece boyunca uyanıp yemek yemeye devam etmek, vücudun doğal biyolojik ritminin dışına çıkmaktır. Aslında, vücudumuz genellikle gece boyunca açlık hissi yaşamaz çünkü uykuya dalma ve uykuda enerji tüketimini düşürmesi gerekir. Bedenin gece çok işi vardır. Mide devre dışı kalmalıdır ki beden hücreleri yenileyebilsin, bedenin diğer bölgelerinde oluşan hasarı düzeltebilsin. Örnek vermek istiyorum size. Neden korktuğumuz zamanlarda ishal oluruz biliyor musunuz? Çünkü beynimizin çok daha fazla kimyasal üretmeye ihtiyacı vardır ve bağırsaklardaki besinlerle uğraşacak vakit yoktur. Bu yüzden kaygılı olduğumuz dönemlerde beyin bağırsakları boşaltır ve beyin için gerekli kimyasalları salgılamaya odaklanır. Aynı şekilde gece uyurken acıkma hissi geri plandadır. Gece uykudayken beden için yapılacak başka işler vardır. Enerji tüketimini düşürdüğü bir düzende daha fazla enerji için gece tekrar yemek yemek istemeyeceği çok bellidir. Ayrıca vücudumuzun genellikle gece saatlerinde kendini onarma ve yeniden yapılandırma işlemlerine odaklandığını da unutmamak gerekir.

İşin psikolojik yönüne baktığımızda, gece uyanıp yemek yemenin genellikle duygusal stresle ilişkili olduğunu görebiliyoruz. Birçok insan, gece saatlerinde, duygusal sıkıntıyı hafifletmek için yemek yeme eğilimindedir. Ancak bu durum genellikle geçici bir rahatlama sağlar ve uzun vadede kilo alımı ve uyku sorunlarına yol açabilir. Bazen de gecenin derinliğinde yalnızlık duygusunu bastırmak için de yemek yemek mantıklı görünür.

Peki neden özellikle gece yemeleri?

Gece saatlerinde dikkat dağıtıcı faktörler azalır. Kendimizle daha çok baş başa kalırız. Kendi düşüncelerimiz, korkularımız, yalnızlığımız, öfkemiz ya da kaygılarımızla… Bu duygular kişiden kişiye, günden güne değişiklik gösterebilmektedir. Ama şunu biliyoruz ki bastırmaya çalıştığımız tüm duygular gecenin sessizliği içerisinde daha çok ses çıkartır. Öyleyse, gece uyanıp yemek yemenin psikolojik kökenlerini anlamak ve bu alışkanlığı değiştirmek için stratejiler geliştirmek, genel sağlığınız ve yaşam kaliteniz için büyük bir adım olabilir.

Eğer gece sürekli olarak uyanıp yemek yeme ihtiyacı hissediyorsanız, bu durum belki de derinlerde, psikolojik bir ihtiyaç tarafından tetiklenmiş olabilir. Stres, anksiyete, depresyon gibi duygusal faktörler genellikle gece yeme sendromuna yol açan diğer faktörlerden biridir. Bazen, bu hislerle başa çıkmak için bilinçli veya bilinçsiz olarak yemeğe yönelebiliriz. 

Ve son bir not: Gece boyunca uyanmak ve yemek yemenin bedeninizi ve psikolojik durumunuzu nasıl etkilediğini anlamak adına bir uzmana danışmanızda fayda var. Unutmayın, sağlıklı bir gece uykusu sadece bedenin değil, ruhun da şifasıdır.

Benzer Yazılar